Döviz Korumalı Mevduat’tan çıkan mudilerin dövize veya başka alanlara yönelmesini önlemek amacıyla ekonomi yönetiminin aldığı yeni karar uzmanlar tarafından eleştiriyle karşılandı.
Ekonomim yazarı Alaattin Aktaş, “Çalıların hikayesi” başlıklı yazısında, Merkez Bankası’nın 3 aydan uzun vadeli mevduatlar için zorunlu karşılık oranlarını yeniden belirlemesinin mevduatı olumlu etkileyeceği beklentisini dile getirdi. Faiz oranları seçim atmosferine girmiş bir Türkiye için gerçekçi değil ve bu konuda şunları yazdı:
“Merkez Bankası, vadesi üç aydan uzun olan mevduatlar için zorunlu karşılık oranını nihayet yeniden belirledi.
■ Üç aydan uzun vadeli hesaplar için bankalar zorunlu karşılık yükünden kurtulacak…
■ Bu avantajı hesap sahiplerine mevduat faizi olarak yansıtacaklar…
■ Vatandaşlar ve şirketler, üç aydan uzun vadeli mevduatlara saldıracak…
■ Böylece, döviz korumalı mevduatlardan çıkan paraların TL mevduat dışında dövize veya başka alanlara dönmesi engellenmiş olacaktır…
Nasreddin Hoca’nın çalı hikayesine benziyor ama hikayedeki nakit parayı gören bir alacaklı varmış ve bu hikaye sizi güldürmüyor bile.
Türk insanı için olgunluk çok kısa, yıllardır bu böyle. BDDK bilgilerine bakıyoruz; Yurt içi yerleşiklerin TL mevduatlarının yüzde 20,4’ü 1 aya kadar vadeli, yüzde 35,5’i ise 1-3 ay ortası vadelidir. Vadesi üç ila altı ay arasında olanların payı yüzde 17,1, altı aydan bir yıla kadar olanların payı yüzde 3,3 ve bir yıldan uzun vadeli olanların payı yüzde 2,9 düzeyindedir. . TL mevduatın yüzde 20,8’i vadesiz hesaplarda bulunuyor.
Üstelik 1-3 ay arası vadeye sahip hesapların neredeyse tamamı 32 gün vadeye sahiptir.
Üstelik seçim var
Bankalar üç aydan uzun vadeli mevduatlarda zorunlu karşılık yükünden kurtulunca faiz artıracak, vatandaşlar en az üç ay altı ayın ortasında vadelere akın edecek! Gerekli tepkiye ilişkin bu karar alındığına göre beklenti bu tarafta olmalıdır.
Ne de olsa önümüzde bir seçim var ve seçim dönemini de içine alacak bir olgunluğu kimse tercih etmez. Alışılmış olduğu için oranları da çok düşüktür.
Bu nedenle, bu çalı yün tutmaz! Vatandaş bildiğini yine okur!
Üstelik her gün yeni icatlar yapmanın vatandaşı daha da tedirgin ettiği gerçeği muhtemelen hiç görülmüyor, bu dikkate alınmıyor.
‘Ben faizi artıramam, siz artırın!’
Sana yeni ayakkabı alacak para olduğunu söyledim; bu bir faiz artışıdır, yani bu sorunu aşmak için elimizde bir araç vardır. Ama kullanılamaz. Bu yüzden bankalar
Ben faizi artıramam, ben size fırsat sunuyorum, siz artırın deniliyor.
Bu aslında kulağı ters göstermekten başka bir şey değil. Ancak vücut ham, omuz geriye doğru gösterilmeye çalışılırken omuz tutuluyor!
Paradan özgür olmanın itirafı…
Merkez Bankası döviz konusunda da yeni bir karar aldı. Yurt dışından bankalarca temin edilecek altı aydan uzun vadeli yabancı paralar için zorunlu karşılık oranı sıfır olacak.
Kim olursan ol, nerede bulursan bul, ne kadar bulursan bul; yeteri kadar döviz getirin!
Bankalara söylenen bu. Neden diye sormaya gerek yok.
Çünkü döviz yok, döviz yok!” (HABER MERKEZİ)
